Batı düşüncesinin en önemli özelliklerinden birisi, kökleri Eski Ahit’e dayanan Mesihçi vizyondur; bir ebedi kurtuluş, sonuçta barış ve adaletin hüküm süreceği toplumsal bir düzen beklentisidir bu. Aynı düşünce Rönesans’ın büyük ütopyalarında, İngiliz ve Fransız devrimleri sırasında da işlenir. 13. yüzyıldaki peygamberci Hristiyan düşüncesinde, 18. yüzyılın aydınlanma çağı öğretisinde ve 19. yüzyılın sosyalizminde ortak olan nokta; devlet (toplum) ile ruhi (dini) değerlerin yani politika ile ahlâkın birbirlerinden ayrılmayacağı görüşüdür (Fromm, 1997). Marx bunu Kapital’in üçüncü cildinde “gereklilikler imparatorluğu aşıldığında ulaşılacak özgürlük imparatorluğu” şeklinde betimlemiştir.
Sayı: İktisat ve Toplum Dergisi 116Sayfa Aralığı: 108 - 117
Bir cevap yazın
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.