İTD 50. Sayı – Sanayisizleşme


Bir yılı daha tükettik. 2014 yılında da Türkiye ekonomide olduğu kadar siyasette de bir türlü istikrarı yakalayamadı. Kısa erimli hesaplar ülkenin istikrarsızlaşmasına katkı vermeye devam etti. İstikrar için aklı kullanmak gerekirken, Türkiye aklı ve bilimi öne çıkarmama konusunda direniyor. Bunun acısı özellikle
çocuklarımıza çıkacak, umarım yanılırım. Türkiye Aralık ayında G-20 dönem başkanlığını aldı. G-20 bu dönemde yolsuzlukla mücadele ve şeffaflık üzerinde çalışacak. İronik bir durum, çünkü Uluslararası Şeffaflık Enstitüsü 2014 Raporunda yolsuzluk ve şeffaflıkta en fazla ivme kaybeden ülke olarak Türkiye’yi açıkladı. İTD olarak konuya açıklık getirmek için önemli bir akademik çalışmayı yayınlıyoruz. Greenwich Üniversitesi’nden Mehmet Uğur ’un “Yolsuzluğun Kişi Başına Gelir Büyümesi Üzerindeki Dolaysız Etkisi: Bir Meta-Analiz Çalışması” başlıklı makalesi konuyu derinlemesine işliyor. Bu yazının üzerine Raymond Fisman, Edward Miguel’in “Ekonomi Haydutlar- Yolsuzluk, Şiddet ve Ulusların Yolsuzluğu” kitabını okumanızı öneririm . Türkiye ekonomisi için her dönem “kabuk değiştiriyor ” cümlesi çok kullanılır. Şimdilerde galiba bu gerçek oluyor, Türkiye “Sanayisizleşiyor ”. Sanayi sektörü ivme kaybediyor. Osman Aydoğuş, son iki ay dergimizde yazmamıştı. Yeniden aramıza döndü, “Türkiye Ekonomisi Nasıl Sanayisizleşti?” başlıklı çalışması için ciddi bir emek sarf etti. Ortaya önemli bir yazı çıktı, biz de bu konuyu kapağa taşıdık. Bu sayı çok yüklü oldu. Mustafa Pirili ve Meneviş Uzbay “BM 69. Genel Kurulu Üzerine Bir Değerlendirme: 2015 – Sonrası Küresel Sürdürülebilir Kalkınma Yol Haritası ve İklim Zirvesi” başlıklı çalışmaları ile Türkiye gündemine düşmeyen, fakat aslında ilk gündem maddesi olması gereken konuyu İTD’ye taşıdılar. Ellerine sağlık diyoruz. Ahmet Ertuğrul Hoca bu sayı ile aramıza katıldı, umarız yazıları sürekli olur. Ellinci sayımıza ulaştık, İTD’yi ilk yayınladığımızda dergicilik zor iş, Üniversiteler dergi çıkarmakta zorlanıyor, birkaç sayı sonra kapanır diyenler oldu. Onları yazarlarımız, okuyucularımız sayesinde utandırdık. Şundan eminim, İTD ileri ki yıllarda İletişim alanında Master, Doktora tezlerine konu olacak. İnadımız
inat, biz bu ülkenin insanına katkı vermeye devam edeceğiz. Üstelik eğilmeden, bükülmeden, kimsenin sözcüsü
olmadan. Olanların halini görünce ne kadar doğru bir iş yaptığımızı anlıyoruz. Emeği geçenlere minnettarız.
Sevgiyle ve okuyarak kalın.

Bir cevap yazın