İTD 144. Sayı – Kriz Ülkeleri Sağa Kaydırıyor


Dünya ekonomisi yeniden krize girdi. Bu defa krizin adı enflasyon. Maastricht Kriterleri’nden birinin düşük enflasyon oranı olmasına rağmen, AB’de bile çift haneli enflasyona sahip ülkeler var. Türkiye ise eylül ayında ulaştığı %83,45 oranıyla dünyada en yüksek enflasyona sahip ülkeler arasında ilk 10’un içinde yer almakta. Yİ-ÜFE oranında yıllık enflasyon oranı ise %151,50’ye ulaştı. Yİ-ÜFE’nin gecikmeli olarak TÜFE’ye yansıdığını düşünürsek, önümüzdeki aylarda TÜFE’nin yüksek oranlarda süreceğini rahatlıkla söyleyebiliriz. 

İktisadi krizler her zaman politik sonuçlar doğurur. Bunun en acımasız örneği, 1921-1923 yıllarında Almanya’da yaşanan hiperenflasyon ve yüksek işsizliğin sonucunda faşistlerin iktidara gelmesidir. Faşistler sadece Almanya’yı değil, dünyayı yıkıma götürdü. Benzer tablolar şimdi de yaşanmakta. İtalya’da faşistler yine iktidarda. Fransa’da ise faşistler neredeyse iktidara geliyorlardı, Fransızlar bu tehlike karşısında istemeyerek de olsa Macron’a razı geldiler. Elbette aşırı sağın iktidara gelmesi sadece enflasyondan kaynaklanmıyor. Avrupalılar önce, başta Suriye’den olmak üzere İslam ülkelerinden gelen göç dalgası korkusu yaşarken, şimdi de yaklaşık 5 milyonu bulan Ukraynalı göçmen sorunuyla karşı karşıya kaldılar. 

Otoriter liderler, insan haklarına duyarsız, sermaye sınıfını kayırıcı politikalarına rağmen milliyetçilik ve din gibi sosyal değerleri kullanarak kitleleri rahatlıkla etkileyebilmekte ve iktidara gelmekteler. Bu da onları, otoriter rejimleri kazanmanın getirdiği güç zehirlenmesine sürüklemekte; böylelikle daha da baskıcı hale gelmekteler. Bu sebepten, yaşadığımız krizi arkasına alarak iktidara geleceğini düşünen başta CHP olmak üzere tüm muhalefet partilerine de bir uyarı yapalım: Kriz tek başına sizi iktidara taşımaz, tam aksi de olabilir. 

Bu sayıda merkez bankacılığı ağırlıklı çıkıyoruz. Makaleleriyle destek veren tüm akademisyenlere teşekkür ediyoruz. Her zaman ki gibi nazımızı çektiler. İyi ki varlar. 

İTD bu sayısıyla 12 yaşını doldurdu. Belki tekrar olacak ama yine gururla yazıyorum; Türkiye’de artık parmakla sayılacak kadar bağımsız kalan yayın organlarından birisi olmayı başardık. Sırtımızı ne iktidara, ne 2019 sonrası yerel yönetimlerde başa geçen muhalefet partilerine ne de yurt dışı kaynaklı vakıflara, fonlara dayadık, dayayacağız. Biz gücümüzü, siz okuyucularımızdan ve değerli yazarlarımızdan alıyoruz. 

İTD’nin fiyatı arttı. Bunun başlıca nedeni matbaa ve kâğıt fiyatları. Açıkçası maliyetler belimizi büküyor. Fakat direniyoruz. Umarız bu fiyat artışı sizi bizden ayırmaz. Hoş görünüze sığınıyoruz. 

Sağlıkla, sevgiyle ve okuyarak kalın. 

Bir cevap yazın