Bu yazımızda önce yüzüncü yıl hedeflerinin neden birer hayal haline geldiğine bakacağız, sonra da sorunlu ve çok tartışmalı Aralık 2016 milli gelir revizyonu sonrasının ilk milli gelir büyüme tahminlerinin bir değerlendirmesini yapacağız. Yüzüncü Yıl Hedefleri Hayal Oldu Cumhuriyet’in 100. yılı için önemli bazı somut iktisadi ve sosyal hedefler 2010 yılının sonunda bizzat dönemin Başbakanı tarafından açıklanmıştı. Liman, demiryolu, nükleer enerji santralleri, köprüler, otoyollar ve bölünmüş yollar gibi altyapıya ilişkin hedeflerin yanı sıra, eğitim, sağlık ve toplumsal alanlardaki “2023 yılında 23 hedef” arasında yer bulan ve iktisatçıları en çok ilgilendiren ekonomik hedefler şöylece sıralanıyordu: 2023 yılında Türkiye 2 trilyon dolarlık milli gelir düzeyine ulaşacak ve dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasında girecek, Kişi başına düşen gelir 25 bin dolara çıkacak, İhracat ve ithalat 500’er milyar dolara ulaşacak ve dış ticarette denge sağlanacak İşsizlik oranı %5’e düşecek Yüzüncü yıl hedeflerinin açıklanmasının üzerinden alt buçuk yıl geçti, 2023’e de sadece altı buçuk yıl kaldı. Milli gelir, kişi başına milli gelir, ihracat-ithalat ve işsizlik oranına ilişkin ekonomik hedeflere ne ölçüde ulaşılabileceğini çok daha sağlıklı bir biçimde değerlendirebilecek bir noktadayız.
Sayı: İktisat ve Toplum Dergisi 81Sayfa Aralığı: 4 - 10
Bir cevap yazın
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.