Genel makro iktisadi politikalar zombileşme için uygun ortamı sağlarken, birtakım içsel değişkenler de firmaları zombileşme sürecine sokmaktadır.
Uzun süredir zombi firmalar meselesi üzerine yazmayı düşünüyordum. Beni bu yazıyı yazmaya iten en önemli neden 2018 yılında tamamlanan ve danışma kurulunda yer aldığım Avrupa Birliği ve Türkiye Cumhuriyeti tarafından eş finansmanı yapılan ve UNDP tarafından yürütülen “Toplam Faktör Verimliliği Politika Çerçevesi Geliştirilmesine Destek Projesi” kapsamında yapılan çalışmalar olmuştu.1 Toplam faktör verimliliğinin Türkiye’nin ekonomik büyümesine daha fazla katkı vermesi için bir politika çerçevesi sunmayı amaçlayan çalışmada, Türkiye’nin toplam faktör verimliliğine dair sorunları olduğu saptaması yapılmıştır. Çalışmada toplam faktör verimliliğini hızlandırıcı politikalar ve küresel rekabetçilik hedefi olan girişimlerin içinde bulundukları ekosistemlerin mükemmelleştirilmesi alanlarında politika önermeleri yapılmıştır. Üzerinden yaklaşık beş yıl geçmesine rağmen konu gündemdeki yerini korumakta ve maalesef çok fazla adım atılamadığı görülmektedir. Bu çalışmanın sonuçları ile yazının ana konusu arasındaki ilişkilere ileride tekrar döneceğim. Bu yazıyı yazmaya iten bir diğer nedense 16 Haziran 2023’te IMF çalışma raporu olarak yayınlanan çalışmanın özellikle Türkiye açısından çarpıcı sonuçları oldu (Albuquerque ve Iyer, 2023).
Bir süredir ana akım mikro iktisat yazınında zombi firmalar adıyla anılan bir kavramın yerleşmeye başladığını gözlemlemekteyiz (Peek ve Rosengren, 2005; Caballero vd., 2008; Fukuda ve Nakamura, 2011; Giannetti ve Simonov, 2013; Tan vd ., 2016; Guangjun ve Chen, 2017; McGowan vd., 2018; Banerjee ve Hofmann, 2018; Banerjee ve Hofmann, 2022; Favara vd., 2022; Carreira vd., 2022; Albuquerque ve Iyer, 2023). Ancak farklı iktisat akımlarının henüz konuyu yeteri kadar detaylı biçimde incelemeye almadığı görülmektedir. Bu yazıda evrimci-kurumsalcı bakış açısıyla konuya yaklaşmaya çalışacağım.
Sayı: 153Sayfa Aralığı: 57-60





Bir cevap yazın